TEST / İNCELEME: FORD RAPTOR

By on 30 Mayıs 2022

Ford’un otomobil dünyasına hediye ettiği özel parçalardan birisi olan “Raptor” rozeti de biraz evvel bahsettiğimiz referans olma konusunda 10 yılı aşkın süredir başarılı bir rol üstleniyor.

2019 yılında başarılı pickup modeli Ranger’a yansıtılan ve bir süredir Türkiye listelerinde de satışta olan model ile uzun süredir beklediğimiz sürüş fırsatı geçtiğimiz günlerde nihayet gerçekleşti. Bizde sizler adına Raptor’u yakından inceledik.

IMG_20220523_152102

TASARIM & DONANIM
Raptor’u klasik Ranger modellerinden ayıran detaylara sürüş öncesinde gözle görülen taraftaki elemanlarla başlayabiliriz. Araca ilk olarak baktığımızda ön yüzde güçlü karakteri marka logosuyla tamamlamak adına tercih edildiğini düşündüğümüz bir ızgara karşımıza çıkıyor. Yüzü domine eden “Ford” yazısı tüm modellerde siyah renkte tercih edilirken, pek çok kişinin arka fonda aracın ana rengiyle desteklenmesi yönündeki görüşüne biz de katılıyoruz.

IMG_20220523_152046

Bununla birlikte ışıklandırma grubunun yapısı, tamponlar ve alttaki korumaya gönderme yapan alt tampon bölgesi de bu versiyonu diğerlerinden ayırmamıza yardımcı oluyor. Gündüz, kısa ve sis farlarının tamamı LED olarak gelen model bu sayede ışığın yetersiz olduğu noktalarda ihtiyacı karşılama konusunda çok fazla problem oluşturmuyor. Raptor çamurluk tarafındaki detayları ve basamağı ile standart versiyondan ayrılıyor.

IMG_20220523_152127

Kokpit tarafına geçtiğimizde ise bizleri ilk olarak modelin imzasıyla bezenmiş koltuklar karşılıyor. Bununla birlikte direksiyon simidine gelen kırmızı dokunuşla birlikte aracın performansı konusunda ufak bir ipucu verilmek istenmiş. Aslında bakarsanız aracın eksik olarak hissettirdiği nadir noktalarından birisi de kokpiti. Yetenek ve performans olarak bu kadar üst seviyede olan bir versiyonun kokpitinde de bu dinamiklere daha fazla ölçüde vurgu yapılmasını beklerdik. Bununla birlikte 2019 yılında pazara sunulan modeldeki multimedya ekran ve sürücü ekranı tasarım bazında biraz demode hissettiriyor. Kısa süre önce yenilenen Ranger Raptor’da bu konunun ortadan kaldırıldığını görmemiz de, Ford’un dersine iyi çalıştığını ortaya koyuyor.

ford-ranger-raptor-incelemesi-ozan-ogretmenoglu-20-660x371

Aracın 8 inçlik multimedya ekranında kullanım ve yazılımdaki geri bildirimin sorunsuz olduğunu söyleyebiliriz. Bunun dışında grafik anlamında ise daha zengin veri aktarımı da sağlanabilirmiş. Örneğin arabanın arazideki anlık eğim durumu, suya giriş yanındaki su yüksekliği gibi bilgi detaylarının ekrana yansıtılması Raptor gibi araç için kullanıcı tarafındaki sürüş keyfini kesinlikle bir katman daha yukarı taşıyacak detaylar arasında olma potansiyeli taşıyor.

Araçta arka park sensörünün standart olarak sunulması önemli olsa da ön bölümde böyle bir destek olmaması bazı kullanıcılar için problem yaratabilecek eksiklikler arasında. Bu ebatta bir araç için özellikle şehir içi park manevralarında bu donanımlar hayat kurtarıcı konumda.

IMG_20220523_151900

Modelin zorlu koşullarda bile konfordan feragat etmesinin yanı sıra, düşük hızlardaki ağır arazi deneyimine cevap verebilmesi adına yükseklik ve açı değerleri de kendine özgü bir seviyede. Raptor için teknik tablonun bu bölümüne baktığımızda aracın; 283 milimetre yerden yükseklik, 32,5 derece yaklaşma ve 24 derece uzaklaşma açılarına sahip olduğunu görüyoruz.

Bu değerler standart Ranger tarafında ise 237 milimetre yerden yükseklik, 29,4 derecelik yaklaşma ve 21 derece uzaklaşma açısı olarak karşımıza çıkıyor. Düşük hızlı arazi deneyiminde devreye alınan “4H” çekiş modu da, kilitle birlikte güç aktarımını en iyi şekilde kayıpsız olarak transfer ederek engelleri aşmamızda önemli rol oynadı.

IMG_20220523_151926

MOTOR & PERFORMANS
Ranger Raptor’ın kaputunun altında sürüş zevkinde eksiklik hissettirmeyecek niteliklerde bir motor konumlandırılıyor. Bi-turbo ile desteklenen 2.0 litrelik dizel makine 213 PS güç ve 500 Nm’lik tork değerleriyle gayet yeterli veriler sunabiliyor.

Ford’un son yıllarda dikkat çeken 10 kademeli otomatik şanzımanıyla kombin edilen bu motor, 2,5 tonun biraz üzerinde ağırlığa sahip olan Raptor ile baş etme konusunda hiçbir soru işareti barındırmıyor. Ford’un Mustang ve F-150 birçok önemli modellerinde de yer verdiği şanzımanın geçişleri ve işleyişinde rahatsız edici bir deneyim söz konusu değil.

IMG_20220523_152138

Dayanıklılık tarafında da güven veren ünitenin, verimli dizel motorla birlikte tüketim tarafında da kabul edilebilir değerler görmemize olanak tanıdığını söyleyebiliyoruz. Raptor ile gerçekleştirdiğimiz test sürecinde yoğun arazi, trafikli ve mini uzun yol niteliğinde farklı karakterlerdeki sürüşleri deneyimlediğimiz karma bir rotayı içerdi.

200 kilometre civarında seyreden bu macerada yol bilgisayarına yansıyan 12 litrelik tüketim, aracın niteliklerini ve yeteneklerini göz önünde bulundurduğumuzda kabul edilebilir seviye olarak görülebilir. Fabrika çıkış 8,9 litre olarak verilen karma tüketim değerini yakalamak zor olsa da, sakin kullanımlarda 12 litrelik altına da kolaylıkla inilebilir.

IMG_20220523_152204

Teknik Özellikler

Motor – Şanzıman
-2.0 litre bi-turbo dizel – 10 ileri otomatik
-213 PS güç – 500 Nm tork
Performans
-9,5 saniyelik 0-100
-170 km/s maksimum hız
Ortalama tüketim/100km
-Fabrika verisi: 8,9 litre
-Test verisi: 12 litre
Donanım
Siyah Raptor Ön / Arka Tampon
Raptor Yan Basamaklar (Raptor Logolu)
Elektrikli, Isıtmalı, Yan Aynalar
17 inç Raptor Alaşım Jantlar
LED Farlar
LED Ön Sis Farları
Gövde Altı Koruması
Çift Bölgeli İklim Kontrollü Dijital Klima
Isıtmalı Ön Koltuklar Yağmur Sensörü
Isıtmalı Ön ve Arka Cam
8” Renkli Dokunmatik Ekran Arka Park Sensörü
Performans Tipi 2,5’’ Fox Racing Süspansiyon
Anahtarsız Giriş ve Çalıştırma Sistemi
Şerit Takip Sistemi Otonom Acil Frenleme (AEB)
Eğim İniş Kontrol Sistemi Devrilme Kontrol Sistemi
Diferansiyel Kilidi

IMG_20220523_152229

YORUM FARKI

Bu tip araçları zaten seven biriyseniz Ford Ranger Raptor size çok daha fazlasını sunan araçlar arasında yer alıyor. Tasarım konusunda ön plana çıkan detaylarının sayısı fazlasıyla var. Ancak benim asıl ilgimi çeken onu test ettiğim süre boyunca tam bir ilgi mıknatısı olarak dolaşmam oldu. Hangi yol şartında olursam olayım meraklı ve biraz da kıskanan gözler üzerimdeydi. Heybetli detaylarıyla tüm gözleri üzerime çekerken tam beklediğim gibi en çok ilgiyi orman ve arazi şartlarında yaptığı sürüşler sırasında buldum. Özellikle kırmızı renklerin altında olması onun çok daha fazla dikkat çekmesinin en önemli nedenlerinden biriydi. Ancak asıl ilgili çeken onun yüz tasarımındaki hatları oldu. Ben geliyorum, bir zahmet yoldan çekilin ifadesindeki yüz tasarımı gerçekten de inanılmaz çekiciydi.

Bu tip araçları seven biriyim ama Ford Ranger Raptor bu sevgimi daha da ileriye taşıdı. Sunduğu her özellikle ondan keyif almanızı ve ona güven duymanızı sağlıyor. Elektronik yardımcıları ve dört tekerlekten çekiş sistemini inanın burada ne kadar övsem az kalabilir. Bu arada onun tüm bunları fabrika çıkışlı bir model olarak yaptığını unutmayın. Yani herhangi ekstra bir modifiye görmemiş hali.
Artı/Eksi
+ Konfor, yüksek sürüş kabiliyeti, standart gelen arazi lastikleri, zengin standart donanım
Malzeme kalitesi daha iyi olabilir, konsol demode hissettiriyor

 

 

Hakan ALKAN
linkedin.com/Hakan ALKAN
twitter.com/alkanhkn
facebook.com/The Makina

About Hakan Alkan

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir