Nükleer Enerji Konulu Organizasyonlar ve Nükleer Güvenlik (Nuclear Safety) Üzerine Gelişmeler

By on 25 Mayıs 2015

Dünyada belli başlı organizasyonlar Nükleer ve bağlı konuları ile uğraşıyor. Malum konu önemli, hem politik hem ekonomik hem de güvenlik acısından. Son zamanlarda yaşanan kazalar ile her ne kadar büyük çaplı kazaya sebebiyet vermeseler bile uyarı veren güvenlik zaafları nükleer enerji santrallerinin güvenliğine dikkat çekmiştir.

Nükleer Enerji Konusunda Faaliyetlerde Bulunan Organizasyonlar

Nükleer enerji konusunda birçok uluslararası örgüt faaliyet göstermektedir. Başta Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (“IAEA”) olmak üzere, Organisation for Economic Cooperation and Development (OECD)ye bağlı kurulus Nuclear Energy Agency (NEA), Word Nuclear Agency (WNA), Uranium Information Center (UIC), International Nuclear Safety Center (INSC), International Nuclear Law Association (INLA) gibi birçok örgüt gerek akademik gerekse de pratiğe yönelik önemli çalışmalar yapmaktadır.

Bu yazıda, güvenlik zafiyetlerinden yola çıkarak, nükleer konulu organizasyonlardan en önemlilerinden biri olan IAEA’nın ortaya koyduğu eylem planlarından ve IAEA ile katedilen aşamalardan söz edeceğiz.

IAEA’nin Mevcut Konumu

IEAE bilindiği üzere Birleşmiş Milletler bünyesinde faaliyet gösteren bağımsız, uluslararası bilim ve teknoloji temelli bir organizasyondur. IAEA’nın temel hedeflerinden biri nükleer teknolojinin barışçıl amaçlarla kullanılması olup, kurum bu amaçla üye ülkelere destek sağlamaktadır. IAEA, bu hedef doğrultusunda, üye devletler ile toplantılar gerçekleştirmekte, nükleer güvenlik standartlarını hazırlamakta ve ülkelerin taahhütlerini yerine getirmesini kontrol etmektedir.

Fukushima Daiichi Kazası Sonrası Alınan Aksiyonlar

Chernobyl ile Fukushima Daiichi nükleer kazalar içinde en çok yankı bulan kazalardır. Fukushima Daiichi olayının yakın zamanda meydana gelmesi, etkilerinin halen sürmesi, halen etkin bir önlem alınamaması, IAEA’yı özellikle harekete geçirmiştir. IAEA’nın izlediği yol ve şu aşamada katedilen aşamalar dikkate değerdir. Zira, 2012 yılındaki 2. Olağanüstü Toplantı, ardından 2014 yılında yapılan 6. İnceleme Toplantısı ve 2015 tarihli Viyana Deklarasyonu önemli gelişmelere ve güvenlik önlemlerine dikkat çekmiştir.

Eylem Planı

Nükleer güvenlikte Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nun (IAEA) eylem planından söz etmekte yarar vardır. Bu çerçevede, uluslararası hukuki çerçevede eylemlerin etkinliğini artırmak için:

  • Taraf devletlerin güvenlik anlaşmalarının etkili bir şekilde uygulanmasının geliştirilmesi için mekanizmalar keşfetmesi ve Nükleer Kazaların Erken Bildirimi Konvansiyonu ve Nükleer Güvenliğe İlişkin Konvansiyon (“CNS”-Convention on Nuclear Safety) değişiklik yapan önerileri dikkate alması,
  • Üye devletlerin katılması ve bu anlaşmaların etkili bir şekilde yerine getirilmesi için cesaretlendirilmesi,

gerekmektedir.

CNS’nin Kapsamı

Nükleer güç santrallerinin güvenliğine ilişkin olarak Türkiye’nin de taraf olduğu CNS önem teşkil etmektedir. Zira, CNS’nin temel amaçları, (i) Ulusal tedbirlerin ve gerektiğinde güvenlikle ilgili teknik işbirliğini de içeren uluslararası işbirliğinin güçlendirilmesi yoluyla yüksek derecede evrensel bir nükleer güvenlik elde etmek ve sürdürmek, (ii) Bireyleri, toplumu ve çevreyi nükleer tesislerden gelen iyonlaştırıcı radyasyonun zararlı etkilerinden korumak için bu tesislerde potansiyel radyolojik tehlikelere karşı etkin bir korunma tesis etmek ve sürdürmek, (iii) Radyolojik sonuçları olabilecek kazaları önlemek ve bu kazaların olması halinde meydana gelebilecek sonuçları hafifletmektir. CNS’ye şu an toplam 76 taraf ülke vardır. Taraflarından 33’ünde nükleer enerji üretim tesisi mevcut olmakla birlikte 43’ünde nükleer enerji üretim tesisi bulunmamaktadır.

2.Olağanüstü Toplantı

Ağustos 2012’de yapılan, IAEA’nın 2. Olağanüstü Toplantısı’nda, Fukushima Daiichi kazası sonrası alınabilecek aksiyonlar konuşulmuştur. Bu toplantıya binaen, kazadan çıkarılabilecek dersler, güvenlik önlemleri ve acil eylem planları üzerinde durulmuştur.

  1. İnceleme Toplantısı

CNS’ye taraf ülkelerin 6. İnceleme Toplantısı 24 Mart ve 4 Nisan tarihleri arasında Viyana’da bulunan IAEA merkezinde yapılmıştır. Toplantıya toplam 76 taraf devletin 69’u katılmıştır.

Toplantıda başlıca bağımsız idari otoritelerden, şeffaflıktan, mevcut lisansların güvenlik denetiminden, güvenlik anlayışından, bilgi yönetiminden, hizmet ve materyallerin kalitesi ve ulaşılabilirliğinden, veri kontrol sistemlerinden, radyoaktif atıkların azaltımından, acil durum hazırlığından, ikili işbirlikleri ve bölgesel aktivitelerden, idari otoritelerin uluslararası işbirlikleri ve denetimlerinden bahsedilmiştir.

9 Şubat 2015 tarihli Konferans ve Nükleer Güvenliğe İlişkin Viyana Deklarasyonu

İsviçre’nin teklifine istinaden 9 Şubat 2015’te yapılan konferans sonrası Nükleer Güvenliğe İlişkin Viyana Deklarasyonu (“Deklarasyon”) yayımlanmıştır. Katılımcı devletler esasen İsviçre’nin önerisinde fikir birliği sağlamanın mümkün olmadığını belirtmekle birlikte, kazaların önlenmesi ve radyonüklitlerin yayılmasını önlemek için esaslar içeren bir deklarasyonun uygulamaya konulmasının tercih edilebileceğini belirterek, deklarasyon formüle edilmiştir.Deklarasyon temel olarak Fukushima Daiichi kazası sonucu alınan dersler çerçevesinde nükleer güvenliğin genişletilmesi amacını taşımaktadır.

Deklarasyon ile özetle şunların altı çizilmiştir:

  • Herhangi bir kazanın meydana gelmesi olasılığına binaen, kazanın tesis dışında meydana gelecek uzun süreli etkilerini hafifletmek ve radyonüklitlerin yayılmasından kaçınmak için Nükleer enerji santrallerinin tasarımı ve inşaası kazaları önleme kriterleri amaçlanarak yapılacaktır.
  • Mevcut santrallerin güvenlik önlemlerinin geliştirilmesi amacıyla düzenli aralıklarla kapsamlı inceleme ve bakımlar yapılacak, mevcut önlemler gelişen önlem metodlarıyla yenilenecektir.
  • Ulusal mevzuat IAEA standartları ile uyumlu hale getirilecektir.

Sonuç

Yukarıda bahsettiğimiz aşamalar da göz önüne alındığında, IAEA ciddi adımlar atarak, tesislerin güvenliğine önem gösterdiği gibi, mevcut güvenlik önlemlerinin denetlenmesi ve gelişen teknoloji ile uyumlandırılmasının yanında iç hukukun IAEA standartlarına uyumlandırılması konusunda ciddi adımlar atmıştır.

About Hakan Alkan

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir