Kadınlar İkiye Ayrılır: Kayısı ya da İstiridye!

By on 19 Ocak 2015
Erkekler ne ister?
Dünyada kadın nüfusu 3 milyarın üzerinde ve her kadının kendine özgün, eşsiz özellikleri var iken erkeklerin hoşlandığı tek bir kadin türü var.
Zeka, özgüven, motivasyon , kararlılık ve bağımsızlık gibi ‘sözde’ istedikleri özellikler ile; seksilik, sevecenlik, hassasiyet, anaçlık ve şefkat gibi ‘gerçekten’ istedikleri özelliklerin kıvamli bir karışımı olmalı bu kadında .
Hem seksi ve erkeksi savaşçı Zeyna, hem giyinip süslenip Ken’i bekleyen cilveli Barbie Bebek.
Her kadın da bir nevi böyle değil mi?
Kadının dişilik rolü
Kadın eğer yeri geldiğinde kuvvetli ve yeri geldiğinde de yumuşak davranabiliyorsa, bravo ona! Gerçek disilik rolünu oynuyor; o iki zıt yani, kadınsı ve erkeksi yanları, ahenkli bir şekilde tıkır  tıkır çalışıyor demektir.
Bir kadın olarak kendimizi arada bir değerlendirmek şart. Dengeyi bulup kaybetmemekte.
Kaybetmemek icin şart olan da, kendimize olan saygımızı ve özgüvenimizi asla yitirmemek.
Erkek gibi kadın
Çevremde tanıdığım ve beraber çalıştığım, hatta tüm dünyada kariyer sahibi olmuş çalışan kadınların, karşılaştıkları pek çok soruna rağmen, başarılarıyla iş dünyasında zirveyi zorladıkları, toplum içinde önemli aşamalar kaydettikleri bir gerçek.
Bu kadınların çoğunun ,özellikle kadın liderlerin ilk bakışta dış yapıları sert ve ciddi. Çünkü insanların onlardan beklentileri bu ve bu olmasına rağmen, ancak yine aynı insanlar tarafından ağır eleştirilebiliyor bu kadınlar.
Başarılı olmaları için guçlü olmaları, güçlü olabilmeleri için de sert olmaları; kadınsı, hassas, yumuşak yanlarını içlerinde tutmaları isteniyor kadınlardan.
Kadınlar da bu şekilde davranıyor.
Neden?
Belki, kendiyle aynı konumdaki bir erkeğin performansının iki katını göstermesi gerekli olduğundan. Belki de iş hayatında bir erkek kadar başarılı olabileceklerini ispat etme çabasından. Belki de yaşadığı kötü bir ilişkiden, tekrar incinmekten korktuğundan hassas, ince ve duyarlı yanlarını saklamayı tercih ediyor, etmek zorunda kalıyor  kadınlar.
İşte arada bir dengeyi bulmak için ayarları kontrol etmekte,  bazen o hassas, ince ve duyarlı yanını ön plana geçirmekte fayda var.Hiçbir zaman “erkek gibi kadın” denmesine fırsat vermeden, kimliği ile barışık olarak.
Geldi sıra Kayısı ve İstridye’ye
Bunca değişik özellikleri olmasına rağmen kadınların çoğunu ikiye ayırabilirz.
Kayısı gibi kadınlar ve İstridye gibi kadınlar diye.
NOT: Aşk hayatında istridye değil kayısı gibi olmakta fayda var.
İstridye
Denizin en esrarli canlılarından, dişi ve erkeklik özelliğine sahip olan istridye, o kıvrımlı ve sert kabuğu ile kendisini dış etkenlere karşı ne kadar muhafaza edebiliyorsa içindeki dokusu bir o kadar da yumuşaktır. İnsanların, karşılığında milyonlarca lira ödedikleri o narin pırıl pırıl inciyi meydana getiren yumuşacık içi vardır.
Sert kabuklu istridye toplantı odasında yardımına yetişebilir. Ya aşk hayatında?
Kayısı
Dışı bir bebeğin cildi kadar pürüzsüz ve yumuşacık, içindeki çekirdeği insan dişini kırabilecek kadar kuvvetli.
Kayısı gibi bir kadın da böyle olunur işte.
Dıştan hoş, sevimli, tapılası bir şirinlik ve içinde  beslediği taş gibi, kırılmayan, bozulmayan sabit bir azim, bir güç, bir özgüven.
Ne kadar etkilyeci bir kaynaşma. Tatlı dille kendini, isteklerini, duygularını açıkça ifade ederken yüreğinde o koruduğun, kimsenin sarsmasına izin vermediğin özünü, özgüvenini muhafaza edebilmek.
İste bu kayısı sanatı.
Peki çözüm ne?
Güçlü olmak demek sadece kariyer sahibi olmak, bol parası olmak, her işini tek başına halledebilmek, bir erkeğe muhtaç olmamak demek değil.
Güçlü olmak her zaman olması gerekli olduğu gibi, sevdigin erkek sana değer vermediği ya da üzdüğü zamanlar da kendine değer vermek, kendine güveni olmak, kişisel sınırlarını net bir şekilde çizeblimek. Kapını kapattığın zaman tek başına mutlu olabilmektir.
Güçlü olmak, onun sana saat 17:58 de yolladığı “Bu akşam çıkalım mı ne dersin?” yazan, planlarının son anda suya düştüğünü, seni aramak aklına son anda geldiğini bes belli eden text mesajına; bütün gün ondan mesaj gelecek diye telefon elinde yapışık gezmiş olmana ve mesajı okurken gitmek için can attığın için kalbinin küt küt atmasına rağmen “A canm harika bir fikir. Seninle bu akşam birşeyler yapmayı çok isterim. Ne yazik ki başka bir programım var. Yine de çok teşekkür ederim.” cevabını verebilmektir.
Tatli dilinle, yumuşak davranarak ezilmek değil bilakis kendine saygını yitirmeden ona bu davranışının yanlış olduğunu aktarabilmek güçlü olmak. Bağırıp çağırmadan, enerji sarfetmeden.
Erkeklere her zaman çok büyük bir ödül kaçırmışlar hissini taddırarak.
Kayısı gibi olmak çözüm.
Ve son olarak
Sonuçta, biz kadınlar, çoğumuz, zor da olsa aynı anda bir çok şeyi yapabiliyoruz. Becerikliyiz.
Çok ciddi toplantılar, büyük pazarlıklar yapsak bile, bunları yaparken giydiğimiz ciddi pantolon takımların altına seksi iç çamaşırlarımızı giymeyi de unutmuyoruz.
Hayata renk katıyoruz biz kadınlar.

 

Özge McAree
Yönetici ve Yaşam Koçu

twitter.com/OzgeMcAree_1
www.ozgemcaree.com
www.sixstarsolutions.com.tr

About Hakan Alkan

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir